BİLAL-İ HABEŞİ (radiyallahu anh)


Bilal-i Habeşi –radiyallahu anh-  . İslamiyet'i ilk kabul edenlerden ve bunu açıktan ilan eden ilk yedi kişiden biridir.

İslamın azılı düşmanlarından olan Ümeyye Bin Halefin kölesi idi. 12 kölesi içinde en çok onu severdi
, Müslüman olduğunu duyunca çok üzüldü, hırsını alıncaya kadar dövdü. Her gün Batha deresine götürür, güneşin en kızgın olduğu zamanlarda soyar, kumlar üzerine sırtüstü yatırır, büyük bir kaya parçasını göğsü üzerine koydurur, üstünü sıcak kumlarla örterdi. Sonrada İslamiyetten vazgeçerek Lat ve Uzza ya tapmaya zorlardı. O ise : Ehad!... Ehad!... yani Allah bir.. der başka söz söylemez, bu dayanılmaz işkencelere imanıyla göğüs gererdi.
Yine birgün büyük bir deve ipini iki kat bükerek boynuna geçirdi, sokak çocuklarına teslim etti. Onlar da onu Mekkenin yukarısından aşağısına, aşağısından yukarısına sürükleyip dolaştırdılar, vücudu parça parça oldu. Resulullah onun bu şekilde işkence görmesine son derece üzülürdü.  Hz. Ebu Bekirin -radiyallahu anh- büyük hizmetlerinden biride kimsesiz biçareleri işkencelerden kurtarmak için satın alıp azad etmesidir. Bilali Habeşi de bunlardandır. Bilâl-i Habeşî, 622 yılındaki hicrete katılarak Mekke'den Medine'ye geldi. Medine'de Müslümanlar, namaz vakitlerinin bir şekilde bildirilmesi gerektiğine karar verdiler. Ancak bunun ne şekilde olacağı konusunda fikir birliğine varılamadı. Bu sıralarda Abdullah bin Zeyd, gördüğü bir rüyayı Resulullah’a anlattı. Rüyasında ezanın bugünkü şeklini duymuştu. Bunun üzerine, Resulullah duyduğu ezanı Bilal'e öğretmesini ve bundan sonra namaz vakitlerinin ezanla duyrulacağını bildirdi. Böylece ilk ezan okuyan (müezzin) Bilal olmuştur. Bir süre sonra Bilâl-i Habeşî sabah ezanına essalâtü hayrun minnen nevm (namaz uykudan hayırlıdır) şeklinde bir ekleme yaptı ve Resulullah , Bilâl, bu ne güzel söz! diye onu tasvip etti.

Bilâl-i Habeşî Bedir, Uhud, Hendek dahil Peygamberimizle beraber tüm savaşlara katıldı. Peygamberimizin vefatından sonra Bilal, Şam'a yerleşti. Rivayet edildiğine göre bir gün gördüğü bir rüya üzerine Şam'dan Medine'ye geldi ve sabah ezanını okudu. Bilal'in sesini duyan halk, Peygamberin yaşadığı günleri hatırlayarak sokaklara döküldü. Tekrar Şam'a dönen Bilâl-i Habeşî, 641 yılında vefat etti. Ehl-i Beyt mezarı olarak bilinen Şam'daki Bab'üs Sağîr mezarlığına defnedilmiştir. (kaynak: İbn Sa'd, et-Tabakâtü'l-Kübrâ, Beyrut 1960, III, s. 232// Avnu'l-Ma'bud, Şerh Ebû Dâvud, III,185, İbn Mâce, Ezan, 1, 3 )

0 yorum:

Yorum Gönder

Copyright @ 2013 Sahabe Hayatları.